Karpal Tünel Sendromunda Atel ve Atel ile Birlikte Fizik Tedavinin Etkinliğinin Karşılaştırılması
2 İzmir Bozkaya Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Kliniği, İzmir
3 Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nöroloji Anabilim Dalı, İzmir
Bu çalışma Karpal Tünel Sendromlu (KTS) olgularda, sadece atel ve fizik tedavi ile birlikte atel yöntemlerinin klinik ve elektrofizyolojik bulgular üzerine etkisini karşılaştırmak üzere yapılmıştır. İdiopatik KTS tanısı konan 29 olgunun (yaş ort. 52 ±9.29 yıl) 40 eli çalışmaya alındı. Olgular iki gruba ayrılarak GI(A)' deki hastalara (20 el) 3 hafta istirahat ateli, GII(FT-A)' deki olgulara ise (20 el) 15 seans parafin ve sürekli ultrason (US) ile 3 hafta atel uygulandı. Olgularda ağrı (VAS ile), parestezi (0: yok, 1: hafif, 2: orta, 3: şiddetli), yüzeyel dokunma duyusu (0: normal, 1: bozuk), Phalen ve karpal kompresyon testleri (KKT) (0: negatif, 1: pozitif) değerlendirildi. Ayrıca olguların tümünde sinir ileti çalışmaları yapıldı.Tüm olgularda klinik parametreler tedavi öncesi, sonrası ve tedavi bitiminden 3 ay sonrasında, sinir ileti çalışmaları ise tedavi öncesi ve tedavi bitiminden 3 ay sonrasında değerlendirildi. Her iki grupta ağrı ve parestezi şiddetinde, tedavi öncesine göre tedavi sonrasında istatistiksel olarak anlamlı düzelme gözlenirken 3 ay sonraki değerlendirmede bu düzelme sadece GII(FT-A)'de devam etmiştir (p<0.05). Yüzeyel dokunma duyusunda, Phalen ile KKT ve elektrofizyolojik bulgularda ise, tedavi öncesine göre tedavi sonrasında ve 3. ayda istatistiksel olarak anlamlı düzelme sadece GII(FT-A)'de saptanmıştır (p<0.05). Sonuç olarak KTS'nin konservatif tedavisinde tek başına atel kullanılmasının yeterli olmadığı, fizik tedavi yöntemleriyle birlikte kullanılmasının klinik ve elektrofizyolojik bulgular üzerine daha etkin olduğu gözlenmiştir.
Anahtar Kelimeler : Karpal tünel sendromu, fizik tedavi, atel