Akut Omurilik Yaralanması: Omurilik Rejenerasyonu ve Kök Hücre Uygulamaları
Omurilik yaralanması iki kompleks işlemci sistem (complex processor systems; beyin ve omurilik) arasındaki ileti sisteminin (conducting system; omurilik) yaralanmasıdır. Omurilik yaralanmasında asıl sorun beyaz cevher hasarıdır. Hastalarda motor kayıp ve felç ile sonuçlanan yaralanma beyaz cevher içindeki oynatıcı yolların hasarından kaynaklanmaktadır. Hastaların iyileşmesi ve yürümesi isteniyorsa öncelikle omuriliğin inici ve çıkıcı uzun yolları (long tracts) tamir edilmelidir. Rejenerasyon araştırmaları yaralanmış omuriliği tamir edilerek tekrar iş görür hale getirme çabalarıdır. Memeli merkezi sinir sistemi (MSS) aslında aksonal dallanma ve sinaptik reorganizasyon şeklinde önemli bir oranda plastisite gösterir. Omurilik kesisinden sonra aksonlarda yoğun rejenerasyon başlar. Akson ucundaki mikro çevre bu rejeneratif yanıtı düzenler. Bu mikro çevrenin inhibitör etkisi ile başlangıçta başlanan rejeneratif çaba kısa sürede durdurulur. Eğer memeli omurilik aksonlarının çevresindeki ortam ilaçlar, hücre transplantasyonu, greftleme veya çeşitli trofik faktörler uygulanarak modifiye edilirse, bu aksonlar rejenere olmak için güdülenebilir. Aksonların kesilmesinden sonra omurilik rejenerasyonunun varlığını kanıtlamak için, 1) aksonal yeniden büyümenin anatomik kanıtı, 2) fonksiyonel sinapsların elektrofizyolojik kanıtı ve 3) fonksiyonel düzelmenin klinik olarak gösterilmesi gerekir. Yakın zaman önce fark edilen, erişkin omuriliğinde göç edebilen ve çoğalabilen kök hücrelerin varlığı ve transplantasyonu, yaralı bölgenin sinir greftleri ile köprülenmesi ve ekzojen büyüme faktörlerinin uygulanması nörolojik işlevlerin düzelmesini mümkün kılabilir. Mevcut hayvan deneylerinin sonuçlarına dayanarak, insan omurilik yaralanmasında etkin rejeneratif tedavinin bir spekulasyon değil gerçekçi bir hedef olduğunu söylemek mümkündür.
Anahtar Kelimeler : Omurilik, rejenerasyon, travma